ANKARA (AA) - Ala, AA muhabirinin Cumhur İttifakı yerel seçim işbirliği süreci ile seçim gündemine ilişkin sorularını yanıtladı.

MHP ve BBP ile yapılan işbirliğinin içeriğiyle ilgili bilgi veren Ala, bu işbirliklerini "prensipler anlaşması" olarak niteledi.

Ala, "Öbür partilerle görüşürken de aynı prensipleri dile getirdik ama bazılarıyla anlaşmak mümkün olmadı." diye konuştu.

Milletin genel seçimlerde ülkenin "Türkiye Yüzyılı" hedeflerine doğru yürümesinin önünü açtığını vurgulayan Ala, 31 Mart'ta yapılacak Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde de Cumhur İttifakı olarak aynı vizyon ve perspektifle hareket ettiklerini söyledi.


Hedeflere ulaşmada bazı lokomotif şehirlerin çok önemli rolleri olacağını belirten Ala, İstanbul'un dünyanın birçok ülkesinden fazla nüfusu, ihracatı, üretimi, Bursa'nın ise 122 ülkeden daha fazla ihracatı olduğuna dikkati çekti.

TBMM Genel Kurulunun bütçe sonrasındaki ilk gündemi GSS'ye ilişkin teklif olacak TBMM Genel Kurulunun bütçe sonrasındaki ilk gündemi GSS'ye ilişkin teklif olacak

Ala, "Türkiye Yüzyılı" vizyonu çerçevesinde merkezi idare ve şehir vizyonunun buluşması Türkiye'ye inanılmaz bir sinerji katacaktır." ifadesini kullandı.

Yerel yönetimlerin de aynı anlayışla işbaşına gelmesini arzu ettiklerinin altını çizen Ala, görüşmelerde bazı partilerle, bu vizyonun kazanması anlayışı yerine kendi partilerinin daha çok ne kazanabileceği saikiyle hareket ettikleri için işbirliği yapamadıklarını dile getirdi.

Ala, şöyle devam etti:

"İttifakta çerçeve şudur; eğer iki parti de ayrı ayrı girdiği zaman ikisinden biri kazanacaksa sorun yok. Mesela bir seçim bölgesinde ya MHP ya AK Parti kazanacak. Burada bir sorun yok. Ama iki parti de seçime girdiğinde eğer CHP kazanacaksa o zaman sorun var demektir. Eğer CHP kazanacaksa ittifak çatısı altında olmanın anlamı yok."


"O zaman artık Yeniden Refah Partisi Cumhur İttifakı çatısı altında değil mi?" sorusu üzerine Ala, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Değil tabii. Bu çok net, açık. Yani Yeniden Refah Partisinin girdiği yerlerde seçimlere kendisinin kazanma ihtimali yok ama kendisi orada seçime girdiği için CHP'nin kazanma ihtimalini artırıyor. Aslında verilen oy o partiye de verilmiş olmuyor, doğrudan CHP'nin, muhalefet partisinin belediyeyi kazanmasına yardımcı olmuş oluyor. Çünkü bütün veriler o seçimi kazanma ihtimallerinin olmadığını gösteriyor. Bunun için artık günümüzde müneccim olmaya lüzum yok. Yani hesap ortada, durum görülüyor. Ama orada sırf seçime girdikleri için bu sefer AK Parti'nin orada seçimi riske giriyor."

Bu anlayışın Cumhur İttifakı'na da Türkiye'ye de getireceği bir artı bulunmadığına dikkati çeken Ala, şunları kaydetti:

"Bir de talepler ve öneriler burada çok önemli. Bir talepte, öneride bulunurken mutlaka hem Türkiye'nin hem milletimizin hem de partilerin kazançlı çıkıyor olması gerekir. Talepler AK Parti'nin zaten yüzde 50'den fazla oy aldığı yerlerin kendilerine verilmesi yolunda olunca bunun bir anlamı yok. Zaten yüzde 50'nin üzerinde oy alacağımız bir yeri, bir büyükşehir ya da şehri görüşme yaptığımız aynı çatı altında olma arzusunda olan partilerin birbirlerine vermelerinin ne anlamı olabilir. Mesele şehirleri topyekun olarak Cumhur İttifakı çatısı altında tutmak ve kaybetmemek. Türkiye'nin hedeflerine doğru yol alınabilsin. Burada bir anlayış farklılığı ortaya çıktı."


"Millet AK Parti belediyeciliği özlemi içerisinde"

Ala, İstanbul için yapılan yerel seçim çalışmalarına ilişkin bir soru üzerine, "İstanbul'da şu anda hem sahada, hem de yaptığımız çalışmalarda görüyorum ki millet markalaşmış olan AK Parti belediyeciliği özlemi içerisinde." dedi.

AK Parti iktidarları dönemlerinde İstanbul'a yapılan yatırımlara değinen Ala, şöyle devam etti:

"Marmaray'dan Avrasya'ya, 3. Köprüden 3. Havalimanı'na ve metro istasyonlarına kadar birçok alanda İstanbul'a yakışır hizmeti alsın diye çok çaba sarf edildi. Son 5 yılda İstanbul'da belediyecilik hizmetlerini yürüten anlayışın, şu ana kadar beş yıl için beş hizmeti yok, sayabileceğim. Yani sadece yapılmış işler üzerinden bir algı belediyeciliği yürütülüyor. Oysa biz proje belediyeciliği yürütüyoruz. Biz gerçek belediyecilik diyoruz. Milletimiz gerçek belediyeciliğin devamını arzu ediyor. Algı belediyeciliği değil, proje belediyeciliği istiyor ve biz de bunu toplumumuzla buluşturmayı hedefliyoruz.

İstanbul, gece gündüz İstanbul'la yatıp kalkacak insanların yöneteceği, yönetmesi gereken bir şehir. Canla başla İstanbul'a kendini adayacak. Yoksa İstanbul'u başta kişisel pozisyonları için, makam ve mevkileri için basamak olarak kullanacak insanların İstanbul'a vereceği bir şeyin olmadığı görülmüştür."

İstanbul ve Ankara'da seçim çalışmalarına değinen Ala, şu bilgileri verdi:

"AK Parti'nin ve Cumhur İttifakı'nın gerçekten çok farklı; olumlu anlamda söylüyorum; açık ara sonuçlar alacağı kanaatindeyim ve bu konuda bizim bir tereddüdümüz yok. Onun için de dikkat ederseniz hızla saha çalışmalarımızı yürütüyoruz. AK Parti bir markadır. Bu markayı tahkim edecek sonuçlar da sandıktan çıkacaktır. Ankara ve İstanbul'da da zaten Cumhur İttifakı'nın alacağı ve işbaşına gelip yolumuza devam edeceğimiz çok açık bir biçimde görülüyor. Diğer büyükşehirlerde de tabii."

Seçimlere yönelik yapılan anket çalışmalarını anımsatan Ala, "Anket sonuçlarını sadece sonuç görmek için değil, vatandaşlarımız ne istiyor, nelere dikkat ediyorlar, ne bekliyorlar, onları da tespit etmek için yaptırıyoruz ve bu şekilde yolumuza devam ediyoruz." dedi.

AK Parti'nin aday belirleme süreci

AK Parti'nin belediye başkan adaylarını belirleme sürecine ilişkin bilgi veren Ala, süreci önce belediye başkanlarının belirlenmesi olarak ele aldıklarını ve 1 yıl öncesinden saha araştırmaları yaptırmaya başladıklarını anlattı.

Ala, süreci, ucu açık kamuoyu yoklamaları, sivil toplum örgütleriyle görüşmeler, teşkilat ve temayül yoklamaları, milletvekilleri, kadın ve gençlik kollarıyla birlikte aşa aşama değerlendirerek yürüttüklerini ve isimleri belirlediklerini ifade etti.

Bu kapsamdaki komisyonların çalışmalarına da değinen Ala, il genel ve belediye meclis üyelerinin tespitinde de teşkilatlarla değerlendirme yapıldığını, yerel dinamiklerin harekete geçirildiğini kaydetti.

Ala, "Meclis üyelerimizin tespitinde temel kriterlerimiz var. Gençler olacak. Kadın kontenjanı var. Toplum kesimlerinden temsilciler olacak. O yörenin, o bölgenin, o ilin demografisi, göç durumu dikkate alınacak. Meslek grupları dikkate alınacak, belediyelerin ihtiyaç duyduğu, mimarlar, mühendisler, hukukçular." şeklinde konuştu.


Kaynak: aa