İSTANBUL (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İnsan Hakları Başkanı Hasan Basri Yalçın, 27 Mayıs 1960 darbesinin 64. yılı dolayısıyla Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nı gençlerle ziyaret etti.

Uluslararası hukuk uzmanından UCM'nin Netanyahu kararına "tarihi" değerlendirmesi Uluslararası hukuk uzmanından UCM'nin Netanyahu kararına "tarihi" değerlendirmesi

Yalçın, burada yaptığı konuşmada, milletin tarihsel süreç içinde bekasını ve iradesini savunmak uğruna çok bedeller ödediğini söyledi.

Bağımsızlık uğruna her şartta mücadele eden milletin, hukukun ve demokrasinin vesayet altına alındığı dönemlerden geçerek bugünlere geldiğini belirten Yalçın, "Vesayetin hüküm sürdüğü dönemlerde, masum insanlar haksız ve hukuksuz şekilde cezalandırıldı." dedi.

Yalçın, şöyle devam etti:

"27 Mayıs 1960 darbesi, ülkemizde vesayet düzeninin temelini atmış ve milletimizin en büyük kazanımı olan demokratikleşmenin önünde engel olarak uzun yıllar varlığını sürdürmüştür. 27 Mayıs, darbeciliğin doğduğu, gelişip büyüdüğü tarihtir ve millet iradesine karşı duyulan hazımsızlığın ürünüdür. 27 Mayıs, milli irade ile arasına perde çekenlerin demokrasiye, vicdanlara, hukuka ve insanlığa yönelik ihaneti olarak hafızalarımıza kazınmıştır."

Vesayet mekanizması devreye sokularak bazen açıktan darbelerle bazen de muhtıralarla hükümetlerin devrildiğini, hukukun üstünlüğünün göz ardı edildiğini, ülkede demokratik normların gelişmesinin ve yaygınlaşmasının engellendiğini söyleyen Yalçın, "Şükürler olsun ki, bugün bu vesayet mekanizmaları işlevsiz kalmış, köhne vesayet zihniyeti tarihin çöplüğünde hak ettiği yeri bulmuştur." diye konuştu.

Hasan Basri Yalçın, şunları kaydetti:

"Uzun yıllar ülkemizin üzerine bir karabasan gibi çöken darbecilik ve vesayetçilik AK Parti iktidarına da meydan okumayı tabii ki ihmal etmedi. Fakat Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü liderliği ve ona destek olan milletin cesaretli tutumuyla bu tür teşebbüsler başarısızlığa uğratılmıştır. AK Parti iktidarları bu bakımdan ülkede darbecilikle mücadelede geldiğimiz noktayı göstermektedir. Umulur ki ülkemizde kimse artık bu eski hastalığı azdırmaya kalkışmaz ve yeniden bu tür yollara tevessül etmez. Bunu sağlamak adına attığımız adımlardan biri de bizzat bu adayı bir demokrasi adasına dönüştürmek olmuştur."

Program, Demokrasi ve Özgürlükler Müzesi, Adnan Menderes Müzesi ve 27 Mayıs Müzesi ziyaretlerinin ardından son buldu.

27 Mayıs 1960 darbesinin ardından 592 kişinin yargılandığı ve bu yargılamaların sonunda Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ın idamına karar verildiği Marmara'daki Yassıada, 2020'den beri "Demokrasi ve Özgürlükler Adası" ismiyle açık hava müzesi ve kongre merkezi olarak toplumsal hafızayı canlı tutuyor.


Muhabir: Elif Somuncu

Kaynak: aa