ANKARA (AA) - Asya-Pasifik jeopolitiği uzmanı, gazeteci ve siyasi analist K J Noh, 1853'te Fransız kolonisi haline gelen Yeni Kaledonya'da son dönemde yaşanan şiddet olaylarına ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Yeni Kaledonya'nın uzun süredir Fransa'nın "istismarı, sömürüsü ve baskısı" altında olduğunu belirten Noh, "Kanak halkı neredeyse 150 yıl boyunca, Fransız apartheidinde köleleştirildi, satıldı, belirli alanlarda yaşamaya zorlandı ve ayrımcılığa uğradı." ifadesini kullandı.
Noh, Fransa'nın 1967'deki "sosyalist ulusal kurtuluş hareketine" tıpkı Cezayir'de olduğu gibi "vahşice" karşılık verdiğini söyleyerek, "Kanak sosyalistlerinin liderlerinin çoğuna işkence ettiler ve genellikle çok acımasız yöntemlerle öldürdüler. 1980'lerde bu durum o kadar aşırı bir hal aldı ki iç savaş seviyesine ulaştı." dedi.
1988'deki Matignon Anlaşması'nın ardından Yeni Kaledonya halkına 3 farklı bağımsızlık referandumu sözü verildiğini hatırlatan Noh, "Fransa bu anlaşmayla, sükunet karşılığında 10 yıl içinde bağımsızlık için referandum sözü verdi. Bu söz tutulmadı, hatta Fransa bu söze ihanet etti. 10 yıl boyunca bunu baltalamak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar." ifadelerini kullandı.
"Ertelenen adalet, sağlanmayan adalettir." ifadesini kullanan Noh, referandumların, bağımsızlık karşıtlarının lehine sonuçlanmasının, Fransa'nın uyguladığı politikaların eseri olduğunu da dile getirdi.
Noh, "Yerel halk Fransa'dan referandumu bir sonraki yıla ertelemesini talep ettiğinde Fransızlar bunu reddetti ve bunu bir fırsat olarak gördüler." diyerek, Fransız hükümetini, Kovid-19 salgınını, referandumun lehine sonuçlanması için kullanmakla suçladı. Noh, "Fransızlar ne yaptıklarının farkındaydılar. (Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel) Macron ne yaptığını çok iyi biliyordu." diye konuştu.
K J Noh, "Macron'un önerdiği ve Fransız yasama meclisinin kabul ettiği şey, Fransa'dan ve Avrupa'dan gelen yeni göçmenlerin, seçmen olmasına izin vermekti. Yani gelecekteki herhangi bir seçimde veya gelecekteki herhangi bir referandumda oy kullanmalarına izin verilmesiydi." ifadelerini kullandı.
Fransa'nın 1870'lerde Yeni Kaledonya'ya 22 bin göçmen gönderdiğini de hatırlatan Noh, Ada'daki güncel durumun bu nedenle "neredeyse iç savaşa dönüştüğünü" kaydetti.
Noh, "Macron şu anda olağanüstü zor bir durumla karşı karşıya ancak herhangi bir isyanı ve bağımsızlığa yönelik gelecekteki herhangi bir hareketi bastırmaya kararlı çünkü Fransızlar hala imparatorluk ve sömürge geleneklerine bağlı." diye konuştu.
Fransa'nın Yeni Kaledonya'ya göçü kontrol ettiğini de belirten Noh, "Yeni Kaledonya'nın güvenlik, göç, dışişleri ve askeriye gibi alanlarda bağımsızlığı yok. Referanduma kendi lehlerine sonuçlanacak şekilde hile karıştırdılar. Şimdi de Yeni Kaledonya halkının bağımsızlık şansını engellemek için seçmenleri yeniden yapılandırmak istiyorlar." ifadesini kullandı.
Noh, Fransa'nın güncel durum hakkında alacağı kararların kısa vadede "baskı ve şiddet" odaklı olacağını söyleyerek "Macron'un çaresiz olduğunu görüyorum. Yeni Kaledonya'daki bazı çıkarlarını korumak için elinden geleni yapacağı kanısındayım." dedi.
"Uluslararası camianın fazla dikkatini çekmeden olayı bastırmaya çalışıyorlar"Noh, Yeni Kaledonya'daki durum karşısında sessiz kalan Batı medyasına ilişkin, "Bu durum 30-40 yıldır dolmaya devam eden bir barut fıçısı gibi. Bunu saklamayı nasıl başaracaklar bilmiyorum ama uluslararası camianın fazla dikkatini çekmeden olayı bastırmaya çalışıyorlar." değerlendirmesini yaptı.
Fransa'nın Yeni Kaledonya'daki olaylardan Azerbaycan'ı sorumlu tutmasını da "saçma" olarak nitelendiren Noh, "Bakü Girişimi geçen yıl oluşturuldu. Yaşananlar ise 30 yıldır süregelen bir sorun. Bağımsızlık arzusu en azından 1960'lara kadar uzanıyor. Yeni Kaledonya'daki tüm sorunlar Fransa ile ilişkilendirilebilecek sorunlar, bu durumda diğer ülkeleri suçlamanın gerçekten saçma olduğunu düşünüyorum." dedi.
Yeni Kaledonya'da olağanüstü hale giden süreçYeni Kaledonya, 24 Eylül 1853'te kolonisi haline geldiği Fransa'nın anayasa değişikliği tasarısı ile Ada'daki 25 binden fazla Fransız'a oy hakkı verilmesine karşı çıkması nedeniyle Fransız polisi ile yerel halk arasında şiddetli çatışmalara sahne oldu.
Yaşanan şiddet olaylarında 6 kişi hayatını kaybetmişti. Yeni Kaledonya'da artan şiddet olaylarının ardından olağanüstü hal ilan edilmişti.
Yeni Kaledonya'da bağımsızlık yanlıları, Fransız hükümetinin bağımsızlık yanlısı yerel halkın gücünü kırmaya neden olacak anayasal reform girişimine karşı çıkıyor.
Yeni Kaledonya'nın yerel halkı Kanaklar, 300 bin olan Ada nüfusunun yaklaşık yüzde 40'ını oluşturuyor.
Ada'da 2018, 2020 ve 2021'de olmak üzere 3 kez bağımsızlık için referandum yapılmış, bağımsızlık yanlıları yüzde 50'ye ulaşamamış ancak bu kritik eşiğe yaklaşan oranları yakalamıştı.
Muhabir: Irmak Akcan