Nepal’i kötülüklerden koruduğuna, bereket ve iyi şans getirdiğine inanılan ‘Kumari’, Budist ailelerin küçük kız çocukları arasından seçiliyor.
Mükemmeliyetini kanıtlayan birçok testten geçen kız çocuğu, ergenliğe girene kadar tanrıça olarak kalıyor ve başkent Katmandu’daki 2 katlı ahşap evinden yılda sadece birkaç kez dışarı
Binlerce Hindu’nun yanı sıra çok sayıda turist, her gün evinin balkonundan sadece 1 kez kendilerini selamlayan Kumari’yi görmek için eve akın ediyor.
Kumari adayları, sarayda Kumari’ye bakan ailedeki kadınlar tarafından seçiliyor ve vücudunda herhangi bir yara izi olup olmadığı bile inceliyor
Budizmin kurucusu olan Siddhartha Gautama’nın Shakya sülalesinden gelen aileler kızlarını Kumari yapmak için birbirleriyle yarışıyor.
Yüzlerce kız çocuğu içinden en güzel ve en güçlülerini bir Budist ve bir Hindu rahip ile bir falcı seçiyor. Toplanan kız çocukları Katmandu Saray Meydanındaki tapınakta bir araya getiriliyor.
Kız çocukları seçildikten sonra kutsal bir tanrıça oldukları öğretiliyor.
Ayakları hiç yere değdirilmiyor, yılda iki kez festivallerde sırtlarda taşınıyorlar.
Hasta olduklarından itibaren bu kutsallıklarını kaybediyorlar ve sıradan bir insan olarak topluma karışıyorlar.
Evlenen erkeklerin kısa ömürlü olacağına inanıldığından kimse onlara yaklaşmıyor, bu kızlar genellikle ileriki yaşlarda yalnız kalmaya mahkum oluyor. Onlar da Kumari dönemlerini anlatmıyorlar.