RIZE (AA) - Deniz seviyesinden 1800 metre yükseklikte, iki derenin kesiştiği bölgede bulunan Elevit Yaylası, yeşil doğası, endemik bitki örtüsü ve faunasıyla yerli ve yabancı turistlerden ilgi görüyor.
Kaçkar Dağları'ndaki yaylada yaklaşık yarım asırdır hayvancılıkla uğraşan kadınlar ise hayvansal gıdanın yanı sıra el işlemesi çoraplar ve birçok organik ürünün satışını yapıyor.
64 yaşındaki Zeliha Şenlikoğlu, AA muhabirine, 8 yaşından beri yaylacılık yaptığını, 19 yaşında evlendikten sonra geleneklerini eşiyle sürdürdüklerini söyledi.
Yaylada günün büyük bölümünü hayvanlarıyla geçirdiğini anlatan Şenlikoğlu, ürettikleri yağ, peynir gibi ürünlerin ticaretini yaptığını belirtti. Şenlikoğlu, "Hayvancılık bu zamanda çok iyi. Ürün yetiştiremiyoruz, turistlere bile bazen kalmıyor. Çok isteyen var ama yetmiyor." dedi.
Kendisine ait 7 büyükbaş hayvan olduğunu dile getiren Şenlikoğlu, "Şu anda yaylada kız kardeşim, komşum ve birkaç kişiyle birlikte hayvancılık yapıyoruz. Başka yok. Önceden yayla inek doluydu. Şimdi yapan yok, bitti. Kızlarım da hayvanları çok sever ama yapamazlar." diye konuştu.
Yaylacılık yapan 84 yaşındaki Hanife Aydın da ilerleyen yaşına rağmen yayladaki mücadelesini sürdürdüğünü, hayvanlarını çok sevdiğini kaydetti.
"Elevit'e gelince sanki sıhhat buluyorum"
69 yaşındaki Fevziye Hemşen ise hayatının Elevit'te geçtiğini, yaylada evlendiğini, buranın taşını toprağını sevdiğini ve bildiğini dile getirdi.
Elevit'in kendisi için "yaşam merkezi" olduğunu belirten Hemşen, "Buraya gelince sanki sıhhat buluyorum. Ağrılarımı bile unutuyorum. Bostan yapıyorum, tavuklarım var, çorap örüyorum. Boş zamanlarda çorap örüp satıyorum. Tavuklarımın yumurtasını satıyorum. Ticaretle uğraşıyorum. Eskiden hayvancılık çok vardı, yaylacılık ederdim, 60-70 tane hayvanla yaylacılık yaptım." dedi.
Gençlerin yaylacılığa çok fazla önem vermediğini anlatan Hemşen, gençliğinde tükettiği doğal gıdalarla gücünü halen koruduğunu söyledi.
Elevit Muhtarı Naci Aydın, son yıllarda doğal yaşama dönüş yapmak isteyenlerin sayısının arttığına dikkati çekti.
Uzun yıllar kullanılmayan arazilerin bakımsız kaldığını belirten Aydın, "Şimdi çok kişi geri gelmek istiyor ama bostanı kayboldu, evinin çatısı yıkıldı. Araziler çok ortaklı oldu. Akraba arasında verasetler çok fazla. Kadastro geldikten sonra mahkemelerdeyiz. Bu nedenle yaylacılık bitti, çoğu kişi gitti ama artık ekmek burada, para da burada. Ayağına kadar geliyor. Çarşıya ürününü götürmene gerek yok. Yaylaya ayağına geliyor." ifadelerini kullandı.
Muhabir: Muhittin Sandıkçı