İSTANBUL (AA) - Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır Söğütözü Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Büşra Ölmez, migren tedavi yöntemleri hakkında detaylı bilgi aktardı.

Hastaneden yapılan açıklamaya göre, migren tedavisinde temel olarak ağrı kesici ilaçlar ve ağrıdan koruyucu ilaçlar kullanılıyor. İlaçların yanı sıra migren botoksu, sinir blokajı, migren aşısı/iğnesi gibi farklı tedavi yöntemleri de uygulanabiliyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Bayındır Söğütözü Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Büşra Ölmez son dönemde ilaç tedavisine dirençli migren hastalarında sinir blokajı kullanıldığını belirtti.

Ölmez, "Diğer yandan dirençli seyreden akut ağrıların tedavisinde de kullanılabiliyor. Sinir blokajında migren ataklarının gelişimi ile ilişkili olduğu düşünülen sinirlere çeşitli ilaçlar enjekte ediliyor ve bu sinirler bloke ediliyor. En sık olarak büyük oksipital sinir (GON) bloke ediliyor ve bu işleme GON blokajı deniliyor. Bu yöntemde migren ataklarının sıklığını, şiddetini ve süresini azaltmak amaçlanıyor." değerlendirmesinde bulundu.

İşlemin başın arka kısmına uygulandığını, sinirin bulunduğu bölgeye lokal anestezik madde enjekte edildiğini kaydeden Ölmez, uygulamanın sıklığının hastadan hastaya değişebildiğinin altını çizdi.

Genellikle ilk birkaç doz haftalık olarak yapıldıktan sonra, hastanın durumuna göre aylık ya da 2-3 ayda bir yapılan enjeksiyonlara geçilebildiği bilgisini veren Ölmez, "Yan etkiler oldukça az görülüyor. Herhangi bir enjeksiyonda da yaşanabilecek enjeksiyon bölgesinde enfeksiyon, ağrı, tansiyon düşmesi, bayılma hissi, alerji gibi yan etkiler görülebiliyor" ifadelerini kullandı.

Ölmez, medikal tedavi seçeneklerinden yeterli faydayı göremeyen hastalara uygulanabilecek yöntemlerden birinin de migren botoksu olduğunu vurgulayarak, migrende botoks tedavisinde baş ağrılı gün sayısını azaltmanın amaçlandığını anlattı.

E-ticaret kapsamında mal satışı ve hizmetlerde tevkifat oranı yüzde 1 olarak belirlendi E-ticaret kapsamında mal satışı ve hizmetlerde tevkifat oranı yüzde 1 olarak belirlendi

Bu tedavi yönteminin kronik migren hastalarında tercih edildiğine dikkati çeken Ölmez, şunları aktardı:

"Hamile ve emzirenlere, antikoagulan ilaç kullanımı olanlara, kas hastalığı olanlara uygulanamıyor. Alın bölgesi, şakaklar ile baş ve boynun arka kısmındaki kaslara botulinum toksini enjeksiyonu yapılıyor. Toksin enjeksiyonu ile beraber enjekte edilen kaslarda blokaj ve bu bölgelerden ağrı merkezlerine giden ağrı sinyallerinde azalma sağlıyor. Etki 2-4 haftada görülmeye başlanıyor. Bir sonraki uygulama için en az 3 ay beklemek gerekiyor. Genellikle bir seans botoks uygulamasının etkisi en az 6 ay sürüyor."

Göz kapağı düşüklüğü, ense ağrısı, kas güçsüzlüğü gibi olası yan etkilerin ortaya çıkabildiğine değinen Ölmez, migren iğnesinin diğer ilaç tedavilerine dirençli seyreden, sık migren atakları yaşayan hastalarda uygulanabilen bir tedavi olduğuna işaret ederek şu bilgileri verdi:

"Migren aşısı olarak bilinse de aslında aşı değil, aylık olarak uygulanan, migren ağrılarının sıklığını ve şiddetini azaltmaya yönelik bir tedavi olarak ifade ediliyor. Cilt altına enjekte ediliyor. Bu ilaç, CGRP isimli migren ağrılarının oluşum mekanizmasında önemli rol oynayan bir maddeyi bloke ederek etkisini gösteriyor. 18 yaşından küçüklerde, gebe ve emzirenlerde kullanılmıyor.

Önce hastanın bu tedavi için uygun olup olmadığı bir nöroloji uzmanı tarafından değerlendirilmesi gerekiyor. Hasta, iğneyi kendi kendine de uygulayabiliyor ancak ilk dozun hastanede, doktor gözetiminde uygulanması öneriliyor. Daha sonra hastaya enjeksiyon eğitimi veriliyor ve bundan sonra isterse hasta kendi kendine aylık enjeksiyonlarını yapabiliyor. Hastaların büyük kısmında aylık ağrı sayılarında azalma sağlanıyor."

Kaynak: aa