ŞAM (AA) - Vali Bekkur, Süveyda ilindeki durum hakkında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Filistin'i Destekleyen Parlamentolar Grubu Toplantısı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla başladı Filistin'i Destekleyen Parlamentolar Grubu Toplantısı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılımıyla başladı
  • Suriye'deki Dürzi toplumunun liderlerinden Hinnavi: Biz bölücülük istemiyoruz, vatanperveriz

Süveyda'daki güvenlik birimlerinin yapılandırılmasında Süveyda halkının görev alacağını söyleyen Bekkur, halkın devlete karşı uzun yıllara dayalı bir güven kaybı bulunduğunu, güvenin yeniden tesis edilmesinde birtakım zorluklar yaşanmasının bu açıdan normal olduğunu anlattı.

Bekkur, Süveyda'daki silahlı grupların Savunma Bakanlığına katılmasının sadece bir zaman meselesi olduğunu dile getirerek, "Şam'da Savunma Bakanlığıyla koordinasyon halinde olan gruplar var, diğerleri ise şimdilik süreci izlemekle yetiniyor." diye konuştu.

Güvenlik birimlerine yaklaşık 600 kişinin başvurduğunu aktaran Bekkur, yerel silahlı grupların liderlerinin Savunma Bakanlığı ile görüşmelerinin sürdüğünü anlattı.

Bekkur, ildeki önde gelen üç dini liderleri olan Hammud el-Hinnavi, Yusuf el-Cerbu ve Hikmet el-Hecri ile uyum içinde çalıştığını belirterek, "Üç din adamıyla kesinlikle hiçbir anlaşmazlığımız yok. Sürekli fikir alışverişi yapıyoruz. Onlar bize görüş bildiriyor, biz de dinliyor ve uygulamaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

Süveyda'daki tüm faaliyet alanlarında görev yapan kişilerin vatansever insanlar olduğunu vurgulayan Bekkur, "Süveydalılar Suriyelidir ve vatanseverdir. Bu konuda kimse Süveydalılarla pazarlık edemez. Hocalar, akademisyenler, gençler ya da silahlı gruplar fark etmez hepsi vatanına bağlıdır. Ancak kaybolan güveni yeniden inşa etmemiz gerekiyor. Devrik rejim, devlet ile halk arasında bir duvar örmüştü. Bu duvarı aşmak zaman alacaktır." şeklinde konuştu.

"Buradan bölücülük ya da ayrımcılık çıkması imkansız"

Bekkur, "Süveyda'da vatandaşlarla yapılan tüm toplantılarda sık sık 'Biz Suriyeliyiz, vatanseveriz' sözlerini duyuyorum. Süveydalılar Suriyelidir ve vatanseverdir. Bu konuda hiç kimse Süveydalılarla pazarlık edemez. Mezhepçi değiller. Buradan bir bölücülük ya da ayrımcılık çıkması imkansız. Bunu herkes bilsin." dedi.

Süveydalıların kendisine "Şam bizden vazgeçse bile bizim kıblemiz her zaman Şam olacak." dediklerini aktaran Bekkur, bu duruşun halkın güçlü bağlılığının ifadesi olduğunu dile getirdi.

"Rejimin gasp ettiği arazileri iade ediyoruz"

Bekkur, Süveyda'da bir üniversite açma kararı aldıklarını, su fakiri olan bölgede su kuyularının onarımına devam ettiklerini anlatarak, vatandaşlarla çok yakın temasta olduğunu, yalnızca son 10 gün içinde 6-7 bin vatandaşla birebir görüştüğünü söyledi.

Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın, illerden yatırım projeleri talep ettiğine işaret eden Bekkur, "Her il için özel yatırım projeleri var. Ancak bu projelerin güçlü bir şekilde hayata geçebilmesi için güvenlik ortamının daha da pekişmesini bekliyoruz." diye konuştu.

Bekkur, son haftalarda Süveyda'da yatırımcılarla çeşitli görüşmeler yaptığını, şehre gelecek tüm yatırımcıların önündeki engellerin kaldırılacağını ve onlar için kolaylaştırıcı prosedürlerin devreye sokulacağını anlattı.

Enerji ve tarım bakanlarıyla yaptığı görüşmelerde şehir için kapsamlı bir proje paketi hazırlandığını belirten Bekkur, bu projeler sayesinde Süveyda'da istihdam imkanlarının artacağının ve halkın alım gücünün iyileşeceğinin altını çizdi.

"Vali" kelimesinin Arapça'da "koruyucu" anlamına geldiğine dikkati çeken Bekkur, "Eğer vatandaş valiliğin kapısını çalar ve ben açmazsam, halk ile Şam arasında güveni nasıl inşa edeceğiz? Kapıyı açık tutarak hem birbirimizi tanıyoruz hem de gerçekleri öğreniyoruz." ifadelerini kullandı.

Bekkur, valilikte devrik Esed rejiminin geride bıraktığı büyük adaletsizlikleri çözmeye çalıştıklarına değinerek, "Bu durum, valilik çalışmalarının gecikmesine neden oluyor. Halk bu konuda baskı yapıyor. Örneğin, devrik rejimin 50 yıl önce gasbettiği araziler var, biz bunları sahiplerine iade ediyoruz." şeklinde konuştu.

Savaşın halk üstündeki ağır etkilerini hafifletmeye çalıştıklarını vurgulayan Bekkur, "İnsanlar umutlu ve geleceğe iyimser bakıyor." dedi.

İsrail'in Dürzilere yönelik kışkırtmaları

Geleneksel olarak, Orta Doğu'daki Arap olmayan halklarla "ittifak" arayışında olan İsrail, 7 Ekim olaylarından genişleyen saldırı ve işgal siyasetinde, Suriye’nin Dürzi nüfusunu yanına çekmek için özel çabaya girdi.

Suriye'nin güneyinin silahsızlandırılması için Suriye yönetimini tehdit eden İsrail, güneyde ilk etapta Dera ve Süveyda illerini nüfuzuna alma stratejisi uygulayarak, burada yoğunlaşan Dürzi nüfusu yanına çekmek istiyor.

Binyamin Netanyahu hükümeti, Suriye yönetiminin Dürzilere zarar vermek istediğini öne sürerek, İsrail ordusuna Dürzileri Şam yönetimine karşı koruma emri verildiğini ve gereken "her şeyi yapma" konusunda kararlı olduklarını duyurmuştu.

İsrail'in Dışişleri ve Savunma Bakanları da gerek Lübnan gerek Suriye'deki Dürzi topluluklarıyla ilişkileri artıracaklarını ve gruplara odaklanacaklarını açıklamıştı.

Lübnanlı Dürzi lider Velid Canbolat ise Suriye'deki Dürzilere, "Siyonist sızmalara karşı dikkatli olun ve Suriye'nin bölünmesi için bazılarınızın takoz olarak kullanılmasından sakının" çağrısında bulunmuştu.


Muhabir: Muhammed Karabacak

Kaynak: AA