Genel

TBMM Başkanı Kurtulmuş: Ümit ederiz ki Netanyahu ve çetesi en kısa sürede tutuklanır ve UCM'de hesap verir

TBMM Başkanı Kurtulmuş, "(UCM kararı) Bu insanlık tarihinde dönüm noktasıdır. Ümit ederiz ki Netanyahu ve çetesi en kısa sürede gittikleri yerlerde tutuklanır ve UCM'de hesap verir." dedi.

İSTANBUL (AA) - TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkındaki tutuklama kararına ilişkin, "Bu insanlık tarihinde bir dönüm noktasıdır. Ümit ederim ki Netanyahu ve çetesi, bu caniler, en kısa süre içerisinde bir şekilde gittikleri yerlerde tutuklanırlar ve Uluslararası Ceza Mahkemelerinde hesap verirler." dedi.

Kurtulmuş, TÜGVA Genel Merkezi'ndeki TÜGVA İhtisas Akademi Lansman Programı'nda yaptığı konuşmada, savaşlar, işgaller, açlık, kıtlık ve çevre felaketi gibi bütün ülkeleri ve milletleri ilgilendiren büyük problemlerin yaşandığı bir dönemden geçildiğini anımsattı.

Problemlerin temelindeki esas sorunlara yönelmedikçe bunların çözülebilmesi için tekliflerin hazırlanmasının mümkün olmadığını belirten Kurtulmuş, bu sorunların temelinde yatan konuların ise ilke, değer ve prensipler olduğunu kaydetti.

Bugün dünyanın en temel sorunlarından birinin değerler erozyonu ile sorunların çözülebilmesi için ortak ilkeler ve direnişlerin ortaya konulamaması olduğunu ifade eden Kurtulmuş, insanı merkeze almayan, insanın onurunu, haysiyetini yüceltmek için çabalamayan hiçbir fikrin, teklifin, yönelişin bir faydasının olmadığını vurgulayarak, insan onurunu esas almamanın yanında insanlar arasında yaratılışta eşitlik prensibini kabul etmeyen, yani bir hiyerarşi olduğunu düşünen anlayışla da insanoğlunun sorunlarını çözmesinin mümkün görünmediğini dile getirdi.

Bunun en tipik örneklerinden birisinin, Gazze'de bir yılı aşkındır süren ve artarak devam eden insanlık suçları karşısında başta Batı dünyası olmak üzere bazı ülkelerin yönetimlerinin sessiz kalarak insanlar arasında bir hiyerarşiyi kabul etmeleri olduğunu belirten Kurtulmuş, Filistinliler, yardım edilmeye, kendilerine karşı işlenen suçların önlenmesi için mücadele edilmeye değer insan toplulukları olarak görülmediği için İsrail'in saldırganlıklarına sessiz kalındığını ve soykırımın icra edilmesinin kolaylaştırıldığını anlattı.

Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Temel prensibin insan onurunu, insan haysiyetini korumak olduğunu görmemiz ve bunu sağlayacak bir zihin yapısı, bunu sağlayacak bir düşünce eksenini oluşturmamız lazım. Türkiye'nin medeniyet ve kültür değerleri üzerinde yükselecek yeni bir küresel fikir yapısına, fikir çatısına ihtiyaç vardır. Bu sadece bizim için değil, bütün dünyanın insanları için, insaf ve vicdan sahibi olan insanlar için bizim yerine getirmemiz gereken insani küresel bir sorumluluktur."

"Barışın kapısı adalettir, adaleti sağlamadığınız yerde barış olmaz"

Temel insani değerlerin sadece söz olmanın ötesinde içselleştirilen bir hayat pratiğine döndürülmesi gerektiğinin, bunun en başında gelen şeyin adalet olduğunun altını çizen Kurtulmuş, adalet, iyilik, ihsan, başkalarına yardım etme, dünyanın nimetlerini adaletli bir şekilde paylaşma gibi temel prensipleri ete kemiğe büründürerek, bunların ekonomik ve siyasal sistemlerde etkin temel konular haline dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, insanlığın en temel meselelerinden birisinin barışın sağlanamaması olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Şunu bilmemiz lazım ki barışın kapısı adalettir, adaleti sağlamadığınız yerde barış olmaz. Onun için diyoruz ki insanoğlunun en temel meselesi dini, dili, rengi, ırkı, cinsiyeti ne olursa olsun insanların her birinin yaratılışta birbirinden en ufak bir ayrıcalığı olmadığı, hiçbirisinin bir diğerinden üstün ya da aşağı seviyede olmadığı, adalet, yani dünyanın nimetlerinden yararlanabilmek konusunda da her bir ferdin eşit olduğu bir dünyayı kurmak zorundayız. Bunu bütün medeniyet birikimi içerisinde çok kere uygulamış olan bir ümmetin, milletin çocukları olarak çok rahat dünyaya teklif edebiliriz. Bugün içinde bulunduğumuz İslam dünyası genel olarak adaletin sağlanması konusunda çok parlak olmasa da tarihsel referanslarımız çok kuvvetlidir. Başta biz olmak üzere bütün insanlık için yol açıcıdır."

Dünyanın en temel sorunlarından birinin de kötülüğün organize hale gelmesi olduğunu kaydeden Kurtulmuş, hiçbir şahsa, millete, siyaset çevresine kategorik olarak karşı ya da düşman olmadıklarını, kötülüğü bir düşünce sistematiği haline getirenlere karşı olduklarını ve bununla mücadele edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Kurtulmuş, yeni bir dünyanın insanlık ortak paydası üzerinde kurulması ve yükselmesi konusunda büyük çabaların yavaş yavaş ortaya konulmaya başladığını görmekten memnuniyet duyduklarını ifade ederek, "Açıkçası söylemek isterim ki alternatif bir medeniyet havzasının amiral gemisi olan Türkiye'nin siz değerli gençleri, bundan sonra dünyada yeni bir küresel sistemin kurulabilmesi için öncülük yapacak, mücadele edecek ve Allah'ın izniyle sonuç alacaksınız." sözüyle gençlere seslendi.

"İnsanlık vicdanının kazanmaya başladığını gösteren önemli adımları gördük"

Bugün gelinen noktada bundan sonraki döneme ilişkin büyük bir turnusol kağıdının insanlığın önüne konulduğunu aktaran Kurtulmuş, 8 Ekim 2023'ten itibaren Gazze'de başlayan katliamın, soykırım boyutlarına varan insanlık suçlarının sistematik olarak art arda işlenmesi, ayrıca Lübnan'a ve diğer ülkelere de sınırsız bir hırsla saldırıların sistematik şekilde sürdürülmesinin insanlık tarihinde yeni bir dönemin de başlangıcı olduğunu söyledi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş, hem İsrail yönetimi için yeni bir dönemin açıldığına hem de Filistin davası ve dünyada yeni bir sistem arayışıyla ilgili yeni bir dönemin başladığına işaret ederek, "Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Uluslararası Adalet Divanı'na başvurusuyla birlikte modern zamanlarda bir ilk gerçekleşmiş, kuruluşundan bu yana ilk sefer İsrail'e dokunulmuştur. Dokunulmaz, ne yaparsa yapsın yanına kar kalır zannedilen İsrail, Netanyahu ve çetesinin uygulamalarının sonucu, Uluslararası Adalet Divanı'nda yargılanmış ve buradan Netanyahu ve çetesinin aleyhine kararlar çıkmıştır." dedi.

Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkındaki tutuklama kararına da değinen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Uluslararası Adalet Divanı'ndaki bu yargılamaya paralel olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde de 2-3 gün evvel yine gerçekten büyük bir cesaretle mahkemenin yargıçları Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama kararı çıkarmış. Yani savaş suçları işlediğini bütün delillerini ortaya koyarak dünyaya ilan etmiştir ama daha önemlisi Roma Sözleşmesi'ne tarafı olan ülkelerin önemli bir kısmı, eğer ülkelerine gelirlerse Netanyahu ve Gallant'ı tutuklayacaklarını da bütün dünyaya ilan etmişlerdir. Baktığınız zaman siyonist lobinin çok kuvvetli olduğu ülkelerde dahi insanlık cephesinin ortaya koyduğu onurlu direnişin bir sonucu olarak Filistin davasına, hakka hukuka, yani insan onuruna yaraşır bir dünyanın kurulması için verdikleri mücadelenin sonucu olarak hiç şüphesiz hem bu kararlar ortaya çıkmış hem de bu kararların uygulanacağı ilgili hükümetler tarafından ilan edilmiştir. Bu insanlık tarihinde bir dönüm noktasıdır. Ümit ederim ki Netanyahu ve çetesi, bu caniler, en kısa süre içerisinde bir şekilde gittikleri yerlerde tutuklanırlar ve Uluslararası Ceza Mahkemelerinde hesap verirler. İsrail'in soykırımının başladığı ilk günlerden itibaren hepimiz bunu çok açık bir şekilde söylüyoruz. Bir gün inşallah Netanyahu ve çetesi, aynen Sırp canilerinin Boşnaklara yaptıklarının hesabını verdikleri gibi Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde yargılanacaklar ve mutlaka ama mutlaka cezalarını alacaklardır. Bugün geldiğimiz noktada insanlık onurunun insanlık vicdanının kazanmaya başladığını gösteren bu önemli adımları gördük. İnşallah sonucu da gelecektir."

"Çatışma alanlarının içerisinde hiç şüphesiz en merkezi konumda olan ülkelerden birisi biziz"

Numan Kurtulmuş, gelecek dönemde dünyada çok değişik, çok köklü değişmelere şahit olacaklarını, bu dönemin en temel özelliğinin ise çok kutuplu olması olacağını belirterek, "Artık dünyada ne bir ülkenin, ne bir bölgenin tek başına dünyayı yönetmesi, yönlendirilmesi mümkün değildir. Dünyanın her yerinde bütün coğrafi bölgelerinde birden fazla çok sayıda gücün etkili olabileceği, yeni bir güç mücadelesinin, yeni güç denklemlerinin kurulmakta olduğu bir döneme giriyoruz. Bu çatışma alanlarının içinde hiç şüphesiz en merkezi konumda olan ülkelerden birisi biziz. Bütün bölgemizin kızılca kıyametin koptuğu bir çerçeve içerisinde olduğumuzu unutmamamız lazım." diye konuştu.

Çok kutuplu dünyada, küresel ölçekte yıldızı parlayacak birkaç ülkeden birinin Türkiye olacağını vurgulayan Kurtulmuş, "İnşallah Türkiye yeni dönemin öncü ülkelerinden birisi olacak. Bunu da hoşumuza gitsin diye değil çalışma şevkimiz azmimizi arttırsın diye değil, bir siyasal gerçek olarak öne ortaya koymak istiyorum. Yeter ki bizler, yeter ki önümüzdeki büyük güçlü Türkiye'nin taşıyıcıları olan sizler, bu işin gereğini yerine getirin. Yani dünyayı en iyi şekilde tanıyarak, dünyanın meselelerinin esas çözüm noktalarının en güzel şekilde tespit ederek ve bunlara ilişkin sadece teorik değil, pratik çözümleri de ortaya koyarak insanlığın önüne teklif sahibi gençler olarak çıkacaksınız." şeklinde konuştu.

Kurtulmuş, en büyük güvencelerinin ve teminatlarının gençler olduğunu söyleyerek konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

"Adalet, hakkaniyet, vicdan sahibi, insaf sahibi, bilgi sahibi, dünyayı tanıyan, kendisini tanıyan ve medeniyetini tanıyan gençlerimizdir. Bu çerçevede yapacağınız her türlü çalışmanın sadece kendinizin, kişisel kariyerini yükseltmekle ilgili bir çalışma olmadığını, sadece TÜGVA'nın çalışmalarını yukarıya çıkartacak olan çalışmalar olmadığını, ülkemizin geleceği için insanlığın geleceği için de hayati önemde olduğunu hatırlatmak isterim."

TBMM Başkanı Kurtulmuş, konuşmasının ardından gençlerin sorularını yanıtladı.


Muhabir: Zeynep Rakipoğlu,Mikail Bıyıklı